Dünyanın en büyük en zengin ekonomilerinin geleceğinin önünü tıkayan devasa bir buzdağı var: Global yaşlanma. Bu buzdağının görünen kısmında yaşlı sayısının olağanüstü oranda artması ve genç sayısının azalması var. Gözle görünmeyen kısmında ise henüz vahameti anlaşılmamış olan bu demografik transformasyonun getireceği ekonomik ve sosyal yük yatıyor. Öyle bir yük ki vaktinde önlem alınmazsa Amerika dahil en büyük güçleri iflasa sürükleyebilir.
Global yaşlanmanın maliyeti bütün imkanlarımızın, hatta dünyanın tüm varlıklı ülkelerinin kolektif imkanlarının ötesinde olacak. Bu durumu bu ülkelerin liderleri de pekala biliyor. Fakat şimdiye kadarki tepkileri harekete geçmek değil, felce uğramış gibi sessiz kalmak oldu. Hemen hiçbir ülke hazırlık yapmıyor. Hiçbir ülke hiçbir şey yapmıyor.
Yapılması gereken reformların önünde şu engel var: liderler ne yapılması gerektiğini biliyorlar fakat seçmenlerini ürkütmek istemiyorlar. Oysa bu gidişle sosyal güvenlik harcamaları tüm devlet gelirlerinin üstüne çıkacak.
Vaktiyle bir bilge kişi “hayatın gerçek trajedisi herkesin kendine göre bir nedeni olmasıdır” demiş. Politikacılar da buna dahil. Emeklilik haklarında bir kesintiye veya değişikliğe girişirlerse seçmenlerini yitirmekten korkuyorlar. Yaşanan anda ortaya çıkan acil problemlere çözüm bulmak için tüm imkanları seferber etmek, gelecekteki bir sorun için şimdiden önlem almaktan daha kolay geliyor onlara. Tam bir kurbağa gibi davranıyoruz. Kurbağa kaynar suya düşerse anında dışarı fırlar. Oysa soğuksuya düşen kurbağa yavaş yavaş ısınan suda sakin sakin yüzer: ta ki pişinceye kadar.
Global yaşlanmanın maliyeti bütün imkanlarımızın, hatta dünyanın tüm varlıklı ülkelerinin kolektif imkanlarının ötesinde olacak. Bu durumu bu ülkelerin liderleri de pekala biliyor. Fakat şimdiye kadarki tepkileri harekete geçmek değil, felce uğramış gibi sessiz kalmak oldu. Hemen hiçbir ülke hazırlık yapmıyor. Hiçbir ülke hiçbir şey yapmıyor.
Yapılması gereken reformların önünde şu engel var: liderler ne yapılması gerektiğini biliyorlar fakat seçmenlerini ürkütmek istemiyorlar. Oysa bu gidişle sosyal güvenlik harcamaları tüm devlet gelirlerinin üstüne çıkacak.
Vaktiyle bir bilge kişi “hayatın gerçek trajedisi herkesin kendine göre bir nedeni olmasıdır” demiş. Politikacılar da buna dahil. Emeklilik haklarında bir kesintiye veya değişikliğe girişirlerse seçmenlerini yitirmekten korkuyorlar. Yaşanan anda ortaya çıkan acil problemlere çözüm bulmak için tüm imkanları seferber etmek, gelecekteki bir sorun için şimdiden önlem almaktan daha kolay geliyor onlara. Tam bir kurbağa gibi davranıyoruz. Kurbağa kaynar suya düşerse anında dışarı fırlar. Oysa soğuksuya düşen kurbağa yavaş yavaş ısınan suda sakin sakin yüzer: ta ki pişinceye kadar.
C.tesi Mayıs 19, 2012 10:29 pm tarafından taner
» BDP'li vekile 5 yıl hapis
Perş. Mayıs 10, 2012 6:11 pm tarafından taner
» CHP'ye Haciz Şoku...
Salı Mayıs 08, 2012 5:26 pm tarafından taner
» Gözüne kamera yerleştirdi
C.tesi Mayıs 05, 2012 8:22 am tarafından taner
» Bu defa 14 tane başsız ceset bulundu
C.tesi Mayıs 05, 2012 8:20 am tarafından taner
» Kış Bahçesi
Cuma Mayıs 04, 2012 8:25 pm tarafından taner
» LYS adaylarına müjde haber
Cuma Mayıs 04, 2012 8:22 pm tarafından taner
» işte ABD nin en güzel mahkumu
Cuma Mayıs 04, 2012 8:19 pm tarafından taner
» şaşırmayın bu olay türkiyede yaşandı
Cuma Mayıs 04, 2012 8:15 pm tarafından taner