Yirmi bir bölüm halinde, her bölümün ayrı isimle yazılmış olduğu bu kitapta ilgi çekici olarak gözüken, kitaba da ismini veren “ Futbol Savaşı” adlı bölüm.
Bu bölümde Honduras ve El Salvador ülkeleri arasında “1970 Meksika Dünya Kupası” için yapılan futbol maçı anlatılıyor, ve sonuçları…
İlk maç Honduras’ın başkentinde idi. Maçtan bir gece önce El Salvador takımı, otellerinde Honduras’ lı taraftarlarca uykusuz bırakılarak psikolojik olarak çökertilmiş ve maçı son dakika golüyle 1-0 kaybetmiştir. Maçı Tv. den izleyen bir genç kendini vurarak intihar eder. El Salvador’da ordunun da eşliğinde ulusal bir cenaze töreni yapılmıştır.
Rövanş maçında uykusuz kalma, yıpranma sırası Honduras takımındaydı. Maç günü Honduras futbol takımı stada zırhlı araçlarla götürüldüler. El Salvadorl’u seyirciler ölen gencin portrelerini taşıyarak intikam eylemine girişmek için beklemedeydiler. Maçı 3-1 El Salvador takımı kazandı. Honduras’lı futbolcular maçı kaybettikleri ve sağ kaldıkları için seviniyorlardı. Ancak iki Honduras taraftarı öldü. Yüzlercesi hastanelik oldu. Araçları yakıldı, birkaç saat içinde de ülke sınırı kapatıldı.
İlgi çekici diğer bölüm “ Artık Cennet Yok” adlı bölüm. Bu bölümde yazar Kıbrıs’ı anlatmış.
Türk-Rum savaşı sırasında kabul edilen gerçek ; Rumların ticarette, Türklerin ise cephede üstün olduğudur.
Savaş sonrasında her çeşit ithal eşyanın bulunduğu Kıbrıs’ta Türkler ve Rumlar bir sınır çizgisiyle ayrılıyorlar. Lefkoşe’deki sınırda bir tarafta Türk bir tarafta Rum askeri olduğunu gözlemleyen yazar Ryszard KAPUNSCİNSKİ Türk ordusunun her zaman hazır ve Rumlar’ dan üstün olduğunun da altını çizmiş.
Bir başka ilgi çekici bölüm ise “Parti Başkanları” adlı bölümdür. Bu bölümde de Kongo’da üç kişinin bir araya gelmesi bir partiyi andırabileceği, parti sayısının çokluğunun; 200 lü rakamlara ulaşmasının normal görüldüğünü, tüm hareketlerin önderler arasında gerçekleştiğini ve sayıları 500 kişiyi geçmeyen bu kişilerin satın alındığında bir hükümet kurmanın içten bile olmadığı belirtilmiştir.
“Postallar” adlı bölümde Golan Tepeleri denen yerde İsrail ile Suriye arasında savaş devam ederken askerlerin cepheden şehre geldiklerini gören boyacı çocukların bayram ettiklerini, postallarının durumuna göre o askerin ve savaşın ne durumda olduğu anlayabildikleri ifade edilmiştir.
Şam’daki en çok asker kaybı siyasal bir tartışmadan dolayı meydana gelen savaşta olmuştur. Savaş yaşamak ve kazanmanın bedeli ağırdır. Asker; yaptığı şeyin birileri için olduğunu, bir şey uğruna olduğunu hissetmelidir ki asker olarak savaşsın. Şimdilerde ise düğmelerle, roketlerle, füzelerle savaşılıyor. Askerin yüzü zırhlı araçların içinden bile görünmüyor. O zamanlar özgürlük ve mücadele için yapılan savaşlar gerçekten zorlu ve güç olmuştur.
“Bir Yargıç Hakkında Yapılan ve Hükümetin Düşmesiyle Sonuçlanan Bir Tartışma” bölümünde traji komik bir makam ve yetki kavgasının hüsranla biten sonucu şöyle dile getirilmektedir;
Kongo’da Cumhurbaşkanı ve Başbakan arasında; hangisinin yüksek mahkemeye yargıç atama hakkına sahip olacağı konusunda çatışma başlamış, hükümet işlemez duruma gelmiştir. İkisi de kendini Cumhurbaşkanı ilan etmiştir. Ordunun müdehalesiyle iki Cumhurbaşkanı’da istifa etmiş ve EKİM 1963’te siyasal bunalım sona ermiştir.
Bu bölümde Honduras ve El Salvador ülkeleri arasında “1970 Meksika Dünya Kupası” için yapılan futbol maçı anlatılıyor, ve sonuçları…
İlk maç Honduras’ın başkentinde idi. Maçtan bir gece önce El Salvador takımı, otellerinde Honduras’ lı taraftarlarca uykusuz bırakılarak psikolojik olarak çökertilmiş ve maçı son dakika golüyle 1-0 kaybetmiştir. Maçı Tv. den izleyen bir genç kendini vurarak intihar eder. El Salvador’da ordunun da eşliğinde ulusal bir cenaze töreni yapılmıştır.
Rövanş maçında uykusuz kalma, yıpranma sırası Honduras takımındaydı. Maç günü Honduras futbol takımı stada zırhlı araçlarla götürüldüler. El Salvadorl’u seyirciler ölen gencin portrelerini taşıyarak intikam eylemine girişmek için beklemedeydiler. Maçı 3-1 El Salvador takımı kazandı. Honduras’lı futbolcular maçı kaybettikleri ve sağ kaldıkları için seviniyorlardı. Ancak iki Honduras taraftarı öldü. Yüzlercesi hastanelik oldu. Araçları yakıldı, birkaç saat içinde de ülke sınırı kapatıldı.
İlgi çekici diğer bölüm “ Artık Cennet Yok” adlı bölüm. Bu bölümde yazar Kıbrıs’ı anlatmış.
Türk-Rum savaşı sırasında kabul edilen gerçek ; Rumların ticarette, Türklerin ise cephede üstün olduğudur.
Savaş sonrasında her çeşit ithal eşyanın bulunduğu Kıbrıs’ta Türkler ve Rumlar bir sınır çizgisiyle ayrılıyorlar. Lefkoşe’deki sınırda bir tarafta Türk bir tarafta Rum askeri olduğunu gözlemleyen yazar Ryszard KAPUNSCİNSKİ Türk ordusunun her zaman hazır ve Rumlar’ dan üstün olduğunun da altını çizmiş.
Bir başka ilgi çekici bölüm ise “Parti Başkanları” adlı bölümdür. Bu bölümde de Kongo’da üç kişinin bir araya gelmesi bir partiyi andırabileceği, parti sayısının çokluğunun; 200 lü rakamlara ulaşmasının normal görüldüğünü, tüm hareketlerin önderler arasında gerçekleştiğini ve sayıları 500 kişiyi geçmeyen bu kişilerin satın alındığında bir hükümet kurmanın içten bile olmadığı belirtilmiştir.
“Postallar” adlı bölümde Golan Tepeleri denen yerde İsrail ile Suriye arasında savaş devam ederken askerlerin cepheden şehre geldiklerini gören boyacı çocukların bayram ettiklerini, postallarının durumuna göre o askerin ve savaşın ne durumda olduğu anlayabildikleri ifade edilmiştir.
Şam’daki en çok asker kaybı siyasal bir tartışmadan dolayı meydana gelen savaşta olmuştur. Savaş yaşamak ve kazanmanın bedeli ağırdır. Asker; yaptığı şeyin birileri için olduğunu, bir şey uğruna olduğunu hissetmelidir ki asker olarak savaşsın. Şimdilerde ise düğmelerle, roketlerle, füzelerle savaşılıyor. Askerin yüzü zırhlı araçların içinden bile görünmüyor. O zamanlar özgürlük ve mücadele için yapılan savaşlar gerçekten zorlu ve güç olmuştur.
“Bir Yargıç Hakkında Yapılan ve Hükümetin Düşmesiyle Sonuçlanan Bir Tartışma” bölümünde traji komik bir makam ve yetki kavgasının hüsranla biten sonucu şöyle dile getirilmektedir;
Kongo’da Cumhurbaşkanı ve Başbakan arasında; hangisinin yüksek mahkemeye yargıç atama hakkına sahip olacağı konusunda çatışma başlamış, hükümet işlemez duruma gelmiştir. İkisi de kendini Cumhurbaşkanı ilan etmiştir. Ordunun müdehalesiyle iki Cumhurbaşkanı’da istifa etmiş ve EKİM 1963’te siyasal bunalım sona ermiştir.
C.tesi Mayıs 19, 2012 10:29 pm tarafından taner
» BDP'li vekile 5 yıl hapis
Perş. Mayıs 10, 2012 6:11 pm tarafından taner
» CHP'ye Haciz Şoku...
Salı Mayıs 08, 2012 5:26 pm tarafından taner
» Gözüne kamera yerleştirdi
C.tesi Mayıs 05, 2012 8:22 am tarafından taner
» Bu defa 14 tane başsız ceset bulundu
C.tesi Mayıs 05, 2012 8:20 am tarafından taner
» Kış Bahçesi
Cuma Mayıs 04, 2012 8:25 pm tarafından taner
» LYS adaylarına müjde haber
Cuma Mayıs 04, 2012 8:22 pm tarafından taner
» işte ABD nin en güzel mahkumu
Cuma Mayıs 04, 2012 8:19 pm tarafından taner
» şaşırmayın bu olay türkiyede yaşandı
Cuma Mayıs 04, 2012 8:15 pm tarafından taner