Arena Futbol

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

        Arena FutbolHoşgeldiniz :
En son ziyaretiniz : Perş. Ocak 01, 1970
Mesaj Sayınız : 0

Fenerbahçe

Image Hosted by ImageShack.us

Trabzonspor

Son Dakika Spor

Son Dakika Haberler

iş ilanları

En son konular

» Şişli'de rekor katılım
AZRAİL‘İN GÜZELLİĞİ Icon_minitimeC.tesi Mayıs 19, 2012 10:29 pm tarafından taner

» BDP'li vekile 5 yıl hapis
AZRAİL‘İN GÜZELLİĞİ Icon_minitimePerş. Mayıs 10, 2012 6:11 pm tarafından taner

» CHP'ye Haciz Şoku...
AZRAİL‘İN GÜZELLİĞİ Icon_minitimeSalı Mayıs 08, 2012 5:26 pm tarafından taner

» Gözüne kamera yerleştirdi
AZRAİL‘İN GÜZELLİĞİ Icon_minitimeC.tesi Mayıs 05, 2012 8:22 am tarafından taner

» Bu defa 14 tane başsız ceset bulundu
AZRAİL‘İN GÜZELLİĞİ Icon_minitimeC.tesi Mayıs 05, 2012 8:20 am tarafından taner

» Kış Bahçesi
AZRAİL‘İN GÜZELLİĞİ Icon_minitimeCuma Mayıs 04, 2012 8:25 pm tarafından taner

» LYS adaylarına müjde haber
AZRAİL‘İN GÜZELLİĞİ Icon_minitimeCuma Mayıs 04, 2012 8:22 pm tarafından taner

» işte ABD nin en güzel mahkumu
AZRAİL‘İN GÜZELLİĞİ Icon_minitimeCuma Mayıs 04, 2012 8:19 pm tarafından taner

» şaşırmayın bu olay türkiyede yaşandı
AZRAİL‘İN GÜZELLİĞİ Icon_minitimeCuma Mayıs 04, 2012 8:15 pm tarafından taner


    AZRAİL‘İN GÜZELLİĞİ

    Emrullah Zabun
    Emrullah Zabun
    Super Moderator
    Super Moderator


    Aktiflik :
    AZRAİL‘İN GÜZELLİĞİ Left_bar_bleue999 / 999999 / 999AZRAİL‘İN GÜZELLİĞİ Right_bar_bleue

    Mesaj Sayısı : 230
    Rep Gücü : 2147483647
    Kayıt tarihi : 21/12/09
    Yaş : 38
    Nerden : İstanbul

    Cüzdan
    Altın Altın: 999

    AZRAİL‘İN GÜZELLİĞİ Empty AZRAİL‘İN GÜZELLİĞİ

    Mesaj tarafından Emrullah Zabun C.tesi Ocak 02, 2010 10:24 pm

    Onk. Dr. Haluk Nurbaki’den gerçek bir hatıra-
    Ben, 40 yıllık bir kanser uzmanı olarak maddeyi aşan sayısız olayla karşılaştım ve bunları, o olaya şahit olanlarla birlikte belgeleyerek özel bir arşiv yaptım. Bunlardan 1976 yılında yaşanmış bir olayı size nakletmek istiyorum.

    Kanser hastanesinde başhekimken Serap adında genç bir hanım hastam vardı. Bu hastam göğüs kanserine yakalanmış ve tedavi için yurt dışına gitmek istemesine rağmen, bazı formaliteler sebebiyle o imkanı bulamamıştı. Serap’ı özel bir ilgiyle bizzat ben tedavi altına aldım. Ve kısa bir süre sonra da iyileştiğini gördüm. Ancak Serap’ın da bütün diğer kanserliler gibi ilk 5 yıllık süreyi çok dikkatli geçirmesi gerekiyordu. Bir iş kadını olan Serap, 4 yıl kadar sonra 1 ihale için İzmir’e gitmek istedi. Kışaylarında olduğumuz için uçakla gitmesi şartıyla kabul ettim. Maalesef bilet bulamamış ve benden habersiz bindiği otobüsün kaza geçirmesi üzerine 6 saat kadar mahsur kalmış. Dönüşünden kısa 1 süre sonra kanser, kemik ve akciğerine yayıldı. Serap bacak kemiklerindeki metastaz nedeniyle yürüyemez hale gelirken, hastalığın akciğerdeki tezahürü sebebiyle de devamlı olarak oksijen cihazı kullanıyor ve söylediği her kelimeden sonra ağzını o cihaza yapıştırarak nefes almak zorunda kalıyordu. Evine gittiğim gün, yine güçlükle konuşarak:

    -”Doktor bey,” dedi. ”Ben size…dargınım.” ”Niçin?” diye sordum.
    -”Siz…dindar bir insanmışsınız. Niçin bana da, ALLAH ‘ı, ölümü, ahireti anlatmıyorsunuz?”

    Dini inançlarının çok zayıf olduğunu bildiğim için bu teklifi karşısında oldukça şaşırdım. O’nu üzmemeye çalışarak:
    –”Doktora ulaşmak kolaydır” dedim. ”Parayı bastırdın mı istediğine tedavi olursun. Ancak iman tedavisi için gönülden istek duymalısın…”

    Konuşmaya mecali olmadığından “Ben o isteği duyuyorum” manasında başını salladı. Artık ümitsiz bir tıbbi tedavinin yanı sıra, ebedi hayatın ve saadetin reçetesi olan iman derslerimiz başlamış ve dersler “hızlandırılmalı öğretime” dönmüştü. Anlattığım iman hakikatlarını bütün ruhuyla meczediyor ve arada bir soru soruyordu.Vefatına bir hafta kala:
    -”Doktor bey,” dedi. ”Ben ölürken ne söylemeliyim?”
    -”Senin durumun çok özel” dedim. ”Kelime-i Şehadet sana uzun gelir. O anı farkedince ”Muhammed” (s.a.v) sana yeter.”

    O, haliyle tebessüm ederek yine başını salladı. Çok ıstırabı olduğu için Serap’a sürekli morfin yapıyor ve O’nu uyutmaya çalışıyorduk. Ben, bir iş seyahati sebebiyle bir müddet ziyaretine gidemedim. Dönüşümde annesi telefon ederek:
    -”Serap, bir haftadır morfin yaptırmıyor.” dedi. “Sabahlara kadar inliyor ve çok ıstırap çekiyor. Hemen eve gittim ve iğne yaptırmamasının sebebini sordum. Aldığım cevabı hala unutamıyor ve hatırladıkça ürperiyorum. “Ya morfinin tesiriyle ölüme uykuda yakalanır ve son nefeste “Muhammed” diyemezsem?.

    İşte Serap, böyle bir hanımdı. Bu arada benden istihareye yatmamı ve eğer bir kaç gün daha ömrü varsa , son günü uyanık kalacak şekilde morfin yaptırılmasını rica etti. Ben hiç adetim olmadığı halde cuma gününe rastlayan o gece istihareye yattım ve Serap’ın acizliği hürmetine sandığım salı gününe kadar yaşayacağına dair işaret sezdim.

    Ertesi gün O’na:
    -”Hiç korkma!” dedim. “İğneyi vurdurabilirsin.

    Ve Serap bir veda niteliği taşıyan bu görüşmemizde son sorusunu da sordu:
    -”Doktor bey…Azrail bana nasıl görünecek?”
    -”Kızım,” dedim. “O bir melek değil mi? Hiç merak etme, sana yakışıklı bir prens gibi gelecektir.”

    Salı günü Serap’ın ağırlaştığı haberini alınca hemen eve gittim.Ancak vefatına yetişememiştim. Ailesi tam manasıyla perişandı. Sadece kendisine uzun müddet bakan dindar bir hanım akrabası ayaktaydı ve beni görünce yanıma gelerek:
    -”Doktor bey, biliyor musunuz, bu evde biraz önce bir mucize yaşandı!” dedi ve devam etti:
    -Serap, bir saat kadar önce oksijen cihazını attı ve “yataktan kalkması imkansız” denmesine rağmen kalkarak abdest aldı, iki rekat namaz kıldı.Bütün ev halkı hayretten donup kaldık. Ve kelime-i Şehadet getirerek vefat etmeden biraz önce de:
    -Doktor bey’e söyleyin, dedi. Azrail, O’nun söylediğinden de güzelmiş!…

      Forum Saati C.tesi Kas. 23, 2024 3:51 pm